14 Haziran 2009 Pazar

Hayat Yaşanacak

ya diyeceksiniz ki ( siz kimsiniz bu arada?) dün hayat düşman diyordun, şimdi yaşayalım diyorsun:)
oysa her şey mümkün her şey kutsal. hayatı obsesif bir sürece hapsetmek, acının bilincini öne almak; devrimin enerjisini-neşesini gündelik var olşumuzdan atmak ortadoğulu bir zaaf olsa gerek. dünya batsın size ve bana bir şey olmasın sevgili okurlar. yaşasın Zion kafası.

siz diyorum eksik iletişimi affedin . kelimenin Althusserci DİA'lar bağlamında ve Alice'in geçtiği ayna tarafında herkese seslenecek bir isim olmalıdır; mutlak. seslenmenin olması için, seslenilen öznelerin isimlerini bilmek gerek sayın Lacan...
ama durun, pardon burada ilişki değişik ben benim, buradayım, burası ruhumun kalesi ve sizler sevgili insan türü ile bu kanaldan iletişime geçebiliyorum. sizler beni tanıyor, özneleştiriyor hatta nesneleştirebiliyorsunuz da; ben ortadayım.
neyse, pazar bence gülme, sevişme, evde dans etme, yada sokaklarda gezme günü. bu yüzden ağır kuramlara giremeyiz. ey insanlık, lütfen kendinizi seviniz!!

ey sevgili okur, elim sende....

Hiç yorum yok: