Şerh Sureleri
1
Kör kuşların geceye belirmesi bir uğursuzluk alametiydi. Yalnızlığın bolca teorisi olsa da, kalp kırmayı öğrenmemiz çok hazin bir yoksunluk haliydi. Biz ki, eskiden sadece kendimizi kırardık, tuz ev buz…
2
Ölüm geliyor, ölüm yaklaşmakta…
3
Bu yaşama oburluğu, egoist bir zaaf. Evrenin tüm kapıları açık oysa, tikel ile birleşmek için.
İçimdeki karanlık arttıkça, tümelleşiyor ben’liğim…
4
Yaşamdan atılmak, yaşadıkça hırçınlaştırıyor insanı. Gençlik güzel bir tapınaktı, çeşmelerinden ab-ı hayat akan.
Ruhun gün batımında gece puslanıyor, titrekleşiyor yürek ve kararsız artıyor, sari bir rahatsızlığa evriliyor.
Kapının hemen ardında, bekliyor yıkım.
Kör.
5
Düşünceler kalıplaştıkça, sahte peygamberler üretiyor. Öznelliliğin radikalliği törpülendikçe, yalnızlığın edepsizliğini örtmek için genelin bilgisine sığınıyoruz. Vasatın otoritesine teslim oluyoruz.
6
‘ben varım’ demek güzel, ama bunu ispatlamakta gerek; yersiz-yurtsuz-sınırsız-şiir hayat!
7
Hayatta kalırsak bir gün, tüm bu pişmanlıklar yakamızı bırakmayacak. Ödenmeden; doğmuş olmanın bedeli, hayatın faturası hiç kapanmayacak.
8
Yaşamasını bilmiyorsan, küçük kız çocuklarından öğren gerçeğin surelerini, ki onlara doğa bile şerh koyamaz!
9
Beklemek, hep bir yazgının parçası; özlem ise hiç bitmiyor bilemediğine, göremediğine, hiçin uçurum bilgisine.
10
Düşündüğün için yazmıyorsun. Bilme süreci acının evrimidir. Düşünmek; sadece yazmanın bir parçası ve beyindeki ödem büyüyor.
11
Ruh; sonsuz çöl; ne vaha ne de serap.
12
Izdırabın da bir sınırı olmalı; ama yok.
13
Boşlukta dengesiz salındığımıza bakma, bizim hiçbir saatimiz olmadı.
14
Var oluş benim hatamsa, bu bedeli ödemeliyim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder